Kadın | Konular | Kitaplık | İletişim

ÇOCUKLARDA PSİKOLOJİK ve SOSYAL GELİŞİM 

Yaklaşık olarak 1,5 yaşlarında görülen yürüme ile birlikte çocuk yakın  çevresini keşfe çıkar. Tüm eşyaları, odaları, dolapları  vb. ne varsa yakından incelemek ister. Yetişkinler engel olunca da çok sinirlenir. Artık çocuğun “ben bir bireyim” deme dönemi gelmiştir. Bu dönemde en çok kullandığı sözcükler; “ben, benim, bana ver, hayır” sözcükleridir. Çocuğun egosantrik = ben merkezci olduğu 1,5 – 3 yaş dönemi aslında ergenlik dönemi gibidir. Kuralların belirgin olduğu, sevginin ve ilginin yeterli olduğu durumlarda bu dönem daha rahat atlatılır.  
2,5 yaş çocuğu her ne kadar egosantrik = ben merkezci dönemindeyse de anaokuluna yarım gün başlayabilir. 3 yaş dönemi bitene kadar oyuncaklarını ve öğretmenini paylaşmakta zorluk çekse de yavaş yavaş alışacaktır. Alışma dönemi tamamlandıktan sonra tam gün eğitime geçilebilir.
4 yaşından itibaren çocuk aile içindeki yerini ve önemini bilir. Kendine güveni daha da gelişir. Daha sakin bir dönemdedir. Anaokulu eğitiminin önemli ve gerekli olduğu bir yaştadır. Çocuğun 4 - 6 yaşları arası sosyalleşmenin en hızlı olduğu dönemdir. İçinde bulunduğu akraba, anasınıfı, anaokulu, apartman ve mahalledeki yerini ve önemini bilir. İnsanları etkileyen bireysel özelliklerinin yavaş yavaş farkına varır. Çevreden olumlu tepki aldığı davranışlarını tekrarlar, derecesini artırır.
5 – 6 yaş, okul öncesi döneminde bireysel gelişimin en hızlı ve belirgin olduğu dönemdir. Artık çocuğun şahsına münhasır olduğu zamandır.
 
  7 – 11 yaş arasında okulun etkisi çok belirgindir. Özellikle 7 ve 8 yaş, çocukların geçici ukalalık dönemidir. Çünkü artık okuma - yazmayı öğrenmiştir. İstediği masal kitabını, oyuncakların üzerinde yazan yazıları - talimatları okuyabilmektedir. Kısmen de olsa bağımsızlığını elde etmiştir. Okulda kendine ait bir dünyası vardır. Öğretmeninin sözü herkesten önemlidir.
Yaklaşık 9 – 10 yaşlarından sonra artık bir gruba ait olma, taraftar olma, rekabet, yaşıtlarını etkileme ve yaşıtlarından etkilenme gibi pek çok yeni özellikler görülür. Kendine özgü bir birey ve ait olduğu grubun elemanı olma gururunu taşır; gerektiğinde savunur. Marka ilgisi ve merakı da bu nedenle bu yaşlarda yavaş yavaş başlar (kendine bir tarz ve stil belirleme). Hemcinsleri ile sohbet etmeyi, oyun oynamayı tercih ederler.
Kızlarda 9, erkeklerde 10 yaş, çoğunlukla ön ergenlik dönemidir. Bu dönemde karşı cinsle iletişim başlar; artık birbirlerini etkileme konusunda dikkatlidirler. Çocukları bu yaştan itibaren mutlaka sanat ve spor dallarına yönlendirmek gerekir. Psikolojik – sosyal ve akademik gelişimleri için çok çok önemlidir.
11 - 15 yaş arası çocuklar (kızlarda bir - iki yıl erken) artık ergenlik çağındadırlar. Akran dayanışması, aidiyet duygusu, takım ruhu, rekabet, başkalarını etkileme ve etkilenme, karşı cinsi etkileme ve etkilenme gibi özellikler görülür. Kendine bir tarz ve stil belirleme ihtiyacı bu yaşlarda artar. Çocukları bu yaşa kadar başlanmadıysa, bu yaştan sonra mutlaka profesyonel olarak sanat ve spor dallarından bir ya da ikisine yönlendirmek gerekir. Psikolojik – sosyal ve akademik gelişimleri için bu çok çok önemlidir.
15 – 17 yaş arası, derslerin biraz veya çok fazla ihmal edildiği; karşı cinse ilişkin pek çok olumlu – olumsuz durumun yaşandığı ve bu yaşantıların hayatın merkezine oturduğu dönemdir. Aynı 1,5 – 3 yaş dönemindeki gibi hem aileye ihtiyaçları vardır hem de bağımsız olmak isterler. Aile ve yakın çevrelerindeki herkesin sözü önemlidir; alınganlık gösterirler; yakın çevrelerinden ya da popüler dünyadan kendilerine örnek aldıkları kişiler olur. Arkadaşlarının düşünce ve eleştirileri onlar için çok etkilidir.
17 – 19 yaş arası, ÖSS telaşı günlük yaşantılarını ve duygularını çok etkiler. Geleceğe yönelik planlar başlar. Artık karakteristik özelliklerin çok belirgin olduğu bir dönemdir. Temel olarak; ailede sevgi – ilgi – disiplin – eğitim; okulda eğitim – öğretim – aidiyet konularında eksiklik – aşırılık – yanlışlık – problemler varsa sınav kaygısı, gelecek endişesi, panik, umutsuzluk, öfke patlamaları, içe kapanma, kötü alışkanlıklar vb. pek çok olumsuzluklar yaşanabilir.
Not: Geçen yıllarda yapılmış bir araştırma sonucuna göre bilimsel olarak kanıtlanmış bir bilgi var. Bu bilgi; kızların ergenliğinin 23, erkeklerin ise 25 yaşlarında tamamlandığıdır.
 
 AKADEMİK GELİŞİM 
· Okul öncesi
  Çocuk işlem öncesi dönemdedir. Her şeyi beş duyusu ile deneme, yanılma yolu ile öğrenir. 1,5 yaşından itibaren parmak boyası, un – su - tuz ile yapılan tuz seramiği ile tanışmalıdır. Sadece zihinsel değil, psikolojik rahatlık da sağlayan bu çalışmalar çok önemlidir. Büyük parçalardan oluşmuş tahta ‘puzzle’lar, yap - bozlar, legolarla yapılan etkinlikler de el - göz koordinasyonu, dikkat, görsel algı – analiz - sentez yeteneklerinin gelişimi için çok faydalıdır. Kuklalar, masallar, evcilik, meslek oyunları da hayatı yaşına uygun düzeyde anlamasına olumlu etki eder. 2 - 3 yaş arası 1-2-3, 3-4 yaş arası 1-2-3-4-5, 4 - 6 yaş arası ise 1-...-10 tane nesneyi birebir eşleyerek saymayı öğrenirler. 5 - 6 yaş arası çocuklar renkli kurşun kalemlerle basit nokta tamamlama ve çizgi çalışmaları yaparlar. 

· İlköğretim 1.kademe
Çocuk bilişsel olarak somut işlemsel dönemdedir. Okul öncesi eğitim almış olan çocuk daha iyi
adapte olur. Anneden ve / veya kendisine bakan kişiden ilk gerçek kopuştur. (Yani çocuk bunu böyle algılar). Artık kendine ait bir dünyası olmuştur; bu nedenle 1. ve 2. sınıfta çocukta bir ukalalık dönemi olur. Öğretmeninin söylediği şey çok önemli ve en doğru olandır.  Okul hayatını ev hayatına göre daha önemli görür.
3. sınıfta ders sayısı  artar, üniteler ve konular çoğalır. 4. sınıfın temelleri atılır. Akademik olarak zorlukların sıkça yaşandığı dönemdir.  
4 ve 5. sınıfta müfredat yoğundur. 6 ve 7. sınıf konularının temellerinin atıldığı dönemdir. Bu dönemde her hangi bir derste takılan çocuğa mutlaka birebir takviye ders verilmelidir. Çünkü temel iyi oturmadığında eklenecek diğer bilgiler belli belirsiz olacaktır. Bugün lise düzeyindeki akademik başarısızlıkların en önemli nedeni 4 ve 5. sınıfta yerine oturmamış temel bilgilerdir. Bazen de ön ergenlik döneminden kaynaklanan hormonal ve psikolojik durumlar akademik başarıyı fazlasıyla olumsuz etkiler.
· İlköğretim 2. kademe
6.sınıf  çocuğunun gelişimi: Çocuk bilişsel olarak somut işlemsel dönemin sonlarına doğru yaklaşmaktadır. Beş duyu organıyla ve yaşayarak, yaparak öğrenme sürecini tamamlamak üzeredir. 13 yaşından itibaren başlayacak olan soyut işlem dönemine hazırlık yapmaktadır (bazı çocuklarda bu yaş 12 – 14 olabilir). Fizyolojik gelişim, akademik başarıyı doğrudan etkiler.

Fizyolojik gelişim açısından çocuk, ergenlik döneminin içinde ya da başındadır. Ergenlik dönemi, metabolizmada pek çok hormonun bir arada ve hızla çalıştığı bazı hormonların ise geçici bir süre yavaşladığı bir dönemdir. Bu durum çocuğun kendini tanımaya çalışmasına ve karşı cinse ilgi göstermesine neden olur. Sık görülen diğer özellikler ise çoğu zaman sıkıntı, yorgunluk, kas ve kemik ağrıları, aşırı terleme, dikkat dağınıklığı, aşırı yeme ya da iştahsızlık, sinirlilik, yalnız kalma ihtiyacı v.b. gibi ani başlayan ve yoğunluğu artan özelliklerdir. Bu belirtiler kız çocuklarda daha erken, erkek çocuklarda 6. sınıfın sonlarına doğru görülmeye başlar. 

Akademik etkiler: Müfredat açısından bakıldığında ise 6. sınıf ara sınıf ve ilköğretimin 2. kademesi olduğu için önem taşımaktadır. O yıla kadar öğrenilmiş bilgilerin tekrarı yapılmakta ve öğrenciler 7 ve 8. sınıflara hazırlanmaktadırlar. Branşlaşma başlamış, ders sayısı, ünite ve konu ayrıntıları çoğalmıştır.  
 
7.sınıf  çocuğunun gelişimi :
Çocuk bilişsel olarak soyut işlemsel döneme girmiştir. Neden - Sonuç ilişkilerini bulabilir; edindiği tüm bilgiler doğrultusunda mantık yürütür; olaylar arasında bağlantı kurabilir; hemen her durum ve olaya yorum yapabilir. Bu dönem; zihinsel süreçlerin son derece hızlı çalıştığı ve çok iyi alıcı olduğu bir dönemdir. Yetişkinlerle sohbet ederken pek çok şeyi sorguladığı görülür. Kendisine sunulan bir düşünceyi ya da yorumu hemen kabul etmez. 
Fizyolojik gelişim açısından; genellikle kız çocukları ergenliğin en yoğun döneminde; erkek çocuklar ise başlangıcındadır.
Akademik etkiler: Müfredat açısından; 7. sınıf, bilgilerin en yoğun, en ayrıntılı, derslerin ve ders konularının fazla olduğu bir sınıftır. 4. ve 5. sınıf bilgilerinin hazmedildiği, öğrenciyi ÖSS’ye de hazırlayan bir süreçtir.
 
8.sınıf  çocuğunun gelişimi:
Çocuk, artık bir genç adayıdır. “Neden?”, “Nasıl?” soruları ve “Hayır” cevaplarını çok
sık kullanır.
          Fizyolojik gelişim açısından; kız çocuklar ergenlik başlangıcının sıkıntılarını kısmen atlatmış olurlar; erkek çocuklar ise zor bir dönem geçirmektedirler. Bu zorlu süreç ders başarısını olumsuz etkilemektedir. 
Akademik etkiler: 8. sınıf ilköğretimin son basamağı olduğu için müfredat bilgilerin tamamlanması ve lisenin alt yapısının oluşmasına yöneliktir. 
· Lise
Artık bir gençtir. Karakteristik özellikleri ortaya çıkmıştır fakat hala daha kişiliği tam oturmamıştır. Kendini herkese kanıtlamak istemektedir. Hayatı, sistemleri her şeyi ama her şeyi sorgular. Pek çok şeye de karşı çıkar. Ebevyn ve öğretmen sevgi – ilgisi ve desteğinin çok iyi olması gereken bir dönemdir.
Fizyolojik gelişim açısından; kız çocuklar ergenliğin en zor dönemini atlatmış, metabolizmaları yerine oturmuştur. Bu nedenle derslerinde ve iletişimlerinde daha olumludurlar. Erkek çocuklarda devam eden hormon kavgası derslere olan ilgilerini ve iletişim becerilerini olumsuz etkiler.
Akademik etkiler: İlköğretim 2. kademede öğretilen tüm dersler biraz daha içerik zenginliği ile devam eder. Eğer gencin akademik temeli sağlamsa ve herhangi bir problemi yoksa lise dönemini kolay atlatır, ÖSS’ye de rahat hazırlanır. Ama akademik olarak temeli sağlam değilse psikolojik – sosyal açıdan çok iyi durumda da olsa ders başarısı düşük olur.
· Çoklu Zeka Kuramı’nın genel bir tanımı
(Kasım ayı seminerinde ayrıntılı  olarak işlenecektir.) 

Gardner tarafından 1983 yılında geliştirilmiştir. Bu kurama göre 8 çeşit zeka vardır. Bu zeka çeşitleri her bireyde farklı derecede bulunmaktadır. Bir insan çalışarak, zekasının güçlü yönlerini daha güçlü, zayıf yönlerini de yükseğe çıkartabilir. Zekasının güçlü yönleri kişinin başarılı olacağı mesleklere de işaret eder. Zeka çeşitleri şunlardır:

Mantık - Matematik
Dil - Sözel
Kişisel - İçsel
Kişiler arası - Sosyal
Görsel – Şekil-Uzay
Ritmik - Müzik
Kinestetik- Bedensel
Doğa

Nalan Hanım yazınız oldukça önemli bilgileri daha bebeklik döneminden başlayarak açıklayıcı bir şekilde veriyor. Psikolojik ve sosyal gelişimde kilit noktaların önemine dikkat çekmişsiniz. Yazınızın gerçekten çok yönlendirici, faydalı ve özenle hazırlandığını düşünüyorum. Çok teşekkürler.


Kategoriler

- evlilik - Saglik - çocuk - Cocuk Psikolojisi - Duygu ve Düsünce Yazilari - kadın - sağlık - Bebek ve Cocuk Sagligi - SEVGİ - Rasûlüllah - aile - mutluluk - Cocuk Gelisimi - anne - Sevgi - Diyet - çocuk gelişimi - Dekorasyon - Gebelik - hastalik - bebek - diyet - Hastaliklar - evlilik - kanser - Şifalı Bitkiler - erkek - cocuk egitimi - çocuk hastalıkları - Cilt Bakimi - Aşk - Gülay Atasoy - güzellik - Güzellik - Peygamber - kalp - baba - beslenme - hayat - aşk - Kadin Hastaliklari - Mutfak - müslüman - Islam ve Kadin - Senai Demirci - Şiir - tedavi - Alternatif Tib - Mehtap Kayaoğlu - dua

MollaCami.Com