Kadın | Konular | Kitaplık | İletişim

Anne-babaları yanlışa sürükleyen inanışlar

Anne-babaları yanlışa sürükleyen inanışlar

Anne-babaları hatalı tutumlara sevk eden bu yanlış inanışlar sizi de yanıltmasın!

1. Anne-baba mükemmel olmalıdır.

Anne-babalar insandır ve her insan gibi hatalar yapabilirler. Önemli olan ise hatalardan ders almak ve yanlış davranışları değiştirmektir. Böyle bir model çocuklara da örnek olacak ve onlar da hata yaparak öğrenecek, davranışlarını hatalarından çıkardığı derslere göre değiştirerek önemli yaşam becerilerini kazanacaklardır.

2. Anne-babalar sürekli kontrolü ellerinde tutmalıdır.

Anlaşmazlık durumlarında son karar yetkisi anne-babada olmalı ancak anne-babanın uygun konularda çocuğa yaşına uygun, güvenli ve kabul edilebilir seçenekler sunması çocuğun karar almayı öğrenmesine yardımcı olacaktır. Yaşına uygun ölçüde karar yetkisi tanınan çocuklar ise anne-babanın kontrolünün azaldığı ergenlik ve yetişkinlik döneminde de daha iyi kararlar almayı başaracaklardır.

3. Çocuğumu üzecek, öfkelendirecek, korkutacak veya beni sevmemesine neden olacak hiçbir şey yapmamalıyım.

Çocukların bu "negatif" ancak son derece gerekli duyguları yaşamasını izlemek anne-baba için kolay değildir. Ancak çocukların tüm duyguların normal ve anlamlı olduğunu öğrenmeleri gerekir. Gerilimle baş etmek, hazzı erteleyebilmek, üzüntüye katlanabilmek, isteklerin her zaman yerine gelmeyebileceğini bilmek ve duygularını uygun biçimlerde ifade edebilmeyi öğrenmek tüm yaşam boyu lazım olacak vasıflardır. Anne-babanın görevi çocuğun olumsuz duygular yaşamasını mutlak surette önlemek değil, onu dinleyerek ve ona dikkat göstererek duygularını ifade etmesine yardımcı olmaktır

4. Bu sadece bir aşama. Zamanla çocuğum bunları atlatacak.

Büyüme ve gelişim aşamaları çok önemlidir. Büyümenin her bir aşamasında çocuklar bir sonraki aşama için hayati önem taşıyan yeni şeyler öğrenirler. Ancak herhangi bir gelişimin o gelişim için normal kabul edilen yaş aralığında gerçekleşmemesi durumunda, "aşamanın" kendiliğinden geçmesini beklemek bazen önemli zamanların yitirilmesine neden olabilir. Bu nedenle çocuğun gelişimi ile ilgili herhangi bir kaygı duyulması durumunda bir uzmana danışarak önemli bir sorunun olmadığının teyit edilmesi ya da bir sorunun varlığı durumunda gereken müdahalelerin zaman kaybedilmeden yapılması gerekir.

5. Ne kadar çok oyuncağı olursa o kadar iyi olur.

Genellikle en fazla oyuncağa sahip çocuklar en fazla sıkılan ve oyuncakların çoğuna yönelik ilgisi ve verdiği değer azalmış çocuklardır. Anne-baba çocuğun özgüveni için son moda oyuncaklara sahip olması gerektiği duygusuna kapılabilir ancak çocuğun taşlar, çam kozalakları, kutular, kağıtlar ve benzerleri ile oynayarak hayal gücünü kullanması aslında onun hem özgüveni hem de gelişimi açısından çok daha yararlıdır.

6. Benim çocuğum çok fazla televizyon izlemiyor.

Uzmanlar 2 yaşından küçük çocukların hiç televizyon izlememesini, okul öncesi dönemdeki çocukların ekran başında geçirdiği sürenin (bilgisayar ve video oyunları da buna dahil) günde en fazla 1-2 saati ve daha büyük çocukların günde en fazla 2 saati aşmaması gerektiğini vurguluyorlar. Çok fazla televizyon izlemek çocuğun hayal gücünü, motivasyonunu, mantık yürütmesini ve dikkat yelpazesini daraltıyor. Günümüzde okulla ilgili sorunlar ve Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu vakalarındaki artışın aşırı televizyon izlemekle bağlantılı olabileceği dahi düşünülüyor.


Kategoriler

- evlilik - Saglik - çocuk - Cocuk Psikolojisi - Duygu ve Düsünce Yazilari - kadın - sağlık - Bebek ve Cocuk Sagligi - SEVGİ - Rasûlüllah - aile - mutluluk - Cocuk Gelisimi - anne - Sevgi - Diyet - çocuk gelişimi - Dekorasyon - Gebelik - hastalik - bebek - diyet - Hastaliklar - evlilik - kanser - Şifalı Bitkiler - erkek - cocuk egitimi - çocuk hastalıkları - Cilt Bakimi - Aşk - Gülay Atasoy - güzellik - Güzellik - Peygamber - kalp - baba - beslenme - hayat - aşk - Kadin Hastaliklari - Mutfak - müslüman - Islam ve Kadin - Senai Demirci - Şiir - tedavi - Alternatif Tib - Mehtap Kayaoğlu - dua

MollaCami.Com